tag:blogger.com,1999:blog-23173006755052986882024-02-07T12:38:56.268+03:00Viva La Alegriayavaş yürü, hayallerimin üzerine basıyorsun.Desdemonahttp://www.blogger.com/profile/08820521996329121909noreply@blogger.comBlogger73125tag:blogger.com,1999:blog-2317300675505298688.post-87242274803031760762023-01-20T17:33:00.004+03:002023-01-20T17:33:53.884+03:00tuna nehri aksam mı diyor<p> 67 yıl sonra hamzabey sokağında bir Türk</p><p>bir duman çeker light sigarasından</p><p>memleketini ve buruşmuş sosyalizmi düşünür</p><p>67 yıl sonra bir Türk</p><p>belki aynı acıları paylaşır</p><p>belki aynı sevinçleri</p><p>bir de sabah içilen türk kahvesini</p><p>bir kuşun kanat çırpışını bekler</p><p>yerini yurdunu mu kaybetmiştir</p><p>yoksa hamzabey sokağı mıdır yeni yurdu</p><p>hamzabey kimdir?</p><p><i>-nazım'a</i></p>Desdemonahttp://www.blogger.com/profile/08820521996329121909noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-2317300675505298688.post-54514649018930276012021-10-16T19:17:00.002+03:002021-10-16T19:17:13.398+03:00sarı çizmeli Holt ağa<p>Bulutlarla buluşan arzuların yağmurlarla yağmadığında çoraklaşır kalbin. Yağmur duasına çıksan da nafiledir. Yağmayacak olanı özleyen toprak küskün olsa da; en nihayetinde yağmurdur bu. Gelmesi gereken anda belki de, gelecektir. </p><p>Beklentisi kanatır kuraktan çatlayan elleri. </p><p>Yine de bir gün olur...</p><p>Arzular nehrin sularıyla buluşur. </p><p>Tuna'ya karşı bir sigara yakar, yağmuru seyre dalarız.</p>Desdemonahttp://www.blogger.com/profile/08820521996329121909noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-2317300675505298688.post-18425747129972973522019-06-12T22:49:00.002+03:002019-06-12T22:56:02.140+03:00#jemaimeben bugün kendimi kendimden dirilttim.<br />
ruhumu hayatın ateşiyle baştan, hep baştan yarattım.<br />
ateş, biraz da kuraklık demekti.<br />
kuraklıkla sınandım.<br />
yeri geldi yazın gelişini baharın ortasından kutladım.<br />
yeri geldi dünyaya röveşatayla nah çektim.<br />
yeri geldi varımı yoğumu kendi ayağımla paspas yapıp dümdüz bir hiçin içine yola çıktım. yola çıktıkça büyüdüm.<br />
cesaretim, bu bedeni büyüttü.<br />
büyüdüm, koca bir dev oldum. dünyaya nah çekmek bana yetmez oldu.<br />
işte şimdi tüm galaksinin annunaki'sine vole çakmak mümkündür.<br />
<br />
amma velâkin, <a href="https://www.youtube.com/watch?v=hLZPuz66OEA" target="_blank">yeri gelmedi.</a><br />
<br />
12.06Desdemonahttp://www.blogger.com/profile/08820521996329121909noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-2317300675505298688.post-6263702218920745822019-05-14T19:21:00.001+03:002019-05-14T20:32:27.061+03:00fırtınaKaçırılmış her buluşma yastığımın utancı<br />
Karılmış her deste üç vakte kadar sana çıkmayan yol<br />
Ve aynı anda aynı yerde batmayan güneşse zamanın tanımı<br />
Senle beni aynı boylama sığdırmayan zamandan hesap sor<br />
<br />Desdemonahttp://www.blogger.com/profile/08820521996329121909noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-2317300675505298688.post-79212864617582090972018-11-01T23:43:00.000+03:002018-11-01T23:43:43.217+03:00Gerçeklikten kopmak için gerçeği yaşamak gerekir. Tez, antitez, sentez bütünüyle hareket edildiğinde her şeyin bir zıttı vardır. Ve zıtlıktan yaratılan bir sonuç. Bu nedenle kafamda bu cümle binlerce soruya yol açıyor: Naître et mourir sond des expériences extraordinaires. Vivre est un plaisir fugitif."<br />
<br />
Acaba hayat, doğum ve ölüm arasındaki antitezimiz mi? Birinden çıkıp birine ulaşmak için yaşadığımız bir geçici hezeyan mı?<br />
<br />
Elbette, neden bu yola çıktığımızın milyonlarca cevabı var. Bu cevaplardan en mantığıma uyanı insan soyunun devamı. İroniktir ki bu nesli devam ettirmeyi hiçbir zaman istemedim, ancak var olan neslin haklarını korumak için çabalamaya çalıştım. Bu yola çıktıysak acaba hepimize biçilen bir görev mi vardı? Bu görevlerden biri buysa neden bunca zaman reddettim? İnsanlara görev yüklemekle yanlış mı yapıyoruz, yoksa türümüzün verdiği en iyi karar bu mu, bunu artık bilmiyorum. Hangi rolü oynamalıyım, hangi çıkıştan sapmalıyım, bunların hepsi un plaisir fugitif ise geleceğe karşı niçin bu kadar heyecanlıyım? Heyecanlı olup olmamak bana bu serüvende ne kazandırır ne kaybettirir?<br />
<br />
Sanki bir monopoly oynuyoruz ancak herkes kaybedeceğini biliyor. Buna rağmen birçok insanın hala çıldırmıyor olmasını anlamak <a href="https://www.youtube.com/watch?v=xKq39e7SBOE" target="_blank">güç. </a><br />
<br />
<br />
<br />
<br />Desdemonahttp://www.blogger.com/profile/08820521996329121909noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-2317300675505298688.post-72010553182279867532018-04-27T00:55:00.002+03:002018-04-27T00:55:11.570+03:00furuğ"<span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">Tüm varlığım benim, karanlık bir ayettir</span><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;"> </span><br />
<span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">seni, kendinde tekrarlayarak </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">çiçeklenmenin ve yeşermenin sonsuz seherine götürecek. </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">Ben bu ayette seni ah çektim, ah </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">ben bu ayette seni </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">ağaca ve suya ve ateşe aşıladım! </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">Yaşam belki </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">uzun bir caddedir, her gün filesiyle bir kadının geçtiği, </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">yaşam belki </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">bir urgandır, bir adamın daldan kendini astığı, </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">yaşam belki okuldan dönen bir çocuktur, </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">yaşam belki, iki sevişme arası rehavetinde yakılan bir sigaradır, </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">ya da birinin şaşkınca yoldan geçişi, </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">şapkasını kaldırarak, </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">başka bir yoldan geçene anlamsız gülümsemeyle “günaydın” diyen. </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">Yaşam belki de o tıkalı andır, </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">benim bakışımın senin buğulu gözlerinde kendini paramparça yıktığı </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">ve bir duyumsama var bunda </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">benim ay ve karanlığın algısıyla birleştireceğim. </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">Yalnızlık boyutlarındaki bir odada, </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">aşk boyutlarındaki yüreğim, </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">kendi mutluluğunun sade bahanelerini seyreder, </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">saksıda çiçeklerin güzelim yok oluşunu </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">ve senin bahçemize diktiğin fidanı </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">ve bir pencere boyutlarında öten </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">kanarya ötüşlerini. </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">Ah,</span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">Budur benim payıma düşen, </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">budur benim payıma düşen, </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">benim payıma düşen, </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">bir perde asılmasının benden aldığı gökyüzüdür, </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">benim payıma düşen, terk edilmiş merdivenlerden inmektir </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">ve ulaşmaktır bir şeylere çürüyüşte ve gurbette, </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">benim payıma düşen anılar bahçesinde hüzünlü bir gezintidir. </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">Ve "ellerini </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">seviyorum" diyen </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">sesin hüznünde ölmektir. </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">Ellerimi bahçeye dikiyorum, </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">yeşereceğim, biliyorum, biliyorum, biliyorum </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">ve kırlangıçlar mürekkepli parmaklarımın çukurunda </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">yumurtlayacaklar. </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">Küpeler takacağım kulaklarıma </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">ikiz iki kirazdan </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">ve tırnaklarımı papatya çiçeği yapraklarıyla süsleyeceğim. </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">Bir sokak var orada, </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">aynı karışık saçları, ince boyunları ve sıska bacaklarıyla </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">küçük bir kızın masum gülüşlerini düşünüyorlar </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">bir gece rüzgarın bizi alıp götürdüğü. </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">Bir sokak var benim yüreğimin </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">çocukluk mahallesinden çaldığı, </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">zaman çizgisinde bir oylumun yolculuğu </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">ve bir oylumla gebe bırakmak bir zamanın kuru çizgisini </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">bilinçli bir simgenin oylumu </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">aynanın konukluğundan dönen. </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">Ve böylecedir, </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">birisi ölür </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">ve birisi yaşar. </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">Hiçbir avcı, </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">çukura dökülen hor bir arkta inci avlamayacaktır. </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">Ben hüzünlü küçük bir periyi biliyorum </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">okyanusta yaşayan </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">ve yüreğini tahta bir kavalda, </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">usul usul çalan </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">küçük hüzünlü bir peri, </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">geceleri bir öpücükle ölen </span><br style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;" /><span style="background-color: white; color: #333333; font-family: sans-serif; font-size: 14px;">ve sabahları bir öpücükle yeniden doğacak olan"</span>Desdemonahttp://www.blogger.com/profile/08820521996329121909noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-2317300675505298688.post-27304555122884112462016-07-23T18:23:00.002+03:002017-02-08T21:25:24.203+03:00mahmut abi.Kimya yanıltır. Asıl olan zamanlamanın insanlardaki yansımasının ta kendisidir. Bu anlamda hangi noktada ve nerede Robin olduğunuz önem teşkil eder. Zira Robin oldum diye sevinirken, kendinizi Nora'ya asılmak için taktik istenirken bulabilirsiniz.<br />
<br />
4. kattaki bir binadan, aynı pencereden ve aynı açıdan tren raylarına bakarken, sen biraz sonra hissedeceğin anlık nefes alış-verişlerinin hızlanmasına odaklanırken ben sabah kendimi bu balkondan atmayı düşlüyor olacağım. Ne yazık ki kendim de söylediğim kadar cesur ve dürüst değilim. İntiharımı engellemek için vaktim ve enerjim varken, kendimi boşluğuna kaptırmayı uygun gördüm. Suçluyum. Duygulu bir kadınım ya, o yüzden işte...<br />
<br />
Yanlış yer yanlış zaman kavramı deli saçmasıdır. Yanlışı doğruya çeviremeyecek kadar yüreksiz ve nefessizsen, kendi yarattığın kuyularda boğulmaya mahkum olursun. Sisyphos düşünü hatırla. Bir faninin bir faniye imkansız olacak kadar geniş zamanı yoktur hayatta. Yanlış yeri de zamanı da yaratan düşüncesiz insanoğlunun tatminsizliğidir. Eller ellerle buluştuğunda kalbini camdan aşşşağı atmadığın sürece her sorunun cevabı o ellerdedir. İşte bu yüzdendir ki çok elleri ezberlesem de kimsenin kalbindeki sokağa çıkamadım. Samimiyetini çıkarıp tost ekmeğinin arasına koyacak, onunla da bize güzel bir ziyafet çıkaracak birisiyle karşılaşmadım henüz. Kahvaltıda ıslıkla La Marseillaise çalacak, dans ederek gelirken durup bir derin bakış atacak; tüm yanlış zamanlardan ve yanlış yerden sıyrılarak, var gücü ve benliğiyle tüm zamanları doğruya eşitleyecek birini hiç tanımadım. Varsa yoksa bir daha görüşmeyeceğini itiraf edecek kadar mert olmadığı için görüşme sözleriyle çekip gidecek insanlar çıktı yoluma.<br />
<br />
Üzmeyelim canımızı... Olursa olur, olmazsa çay demleriz.<br />
<br />
<br />
(Sırf Hatay'ın hatrına beynimden geçirdim <a href="https://www.youtube.com/watch?v=kGgbOOyh8mA" target="_blank">bunu</a> elbette. Başka hiçbir anlamı yoktu. Aşk şarkısı da değil zaten.)<br />
(Bir Robin olsaydım Sandcastles in the Sand'teki gibi olurdu muhtemelen.)Desdemonahttp://www.blogger.com/profile/08820521996329121909noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-2317300675505298688.post-10078048200266781142016-03-14T16:03:00.003+02:002017-02-08T21:25:24.194+03:00welcome to the machine<a href="https://www.youtube.com/watch?v=lt-udg9zQSE" target="_blank">Makineye hoş geldiniz.</a><br />
<br />
Çünkü şu anda Pink Floyd dinleyip McDonalds yiyorum. Elimde de Jacobs'un Etiyopyalıların gözyaşlarından damıttığı kahvem var. Fırtınadan dolayı dışarı çıkmaya korktum ama yemeği dışardan söyleyerek motosikletli birinin bu havada benim için yola çıkmasını sağladım.<br />
<br />
Gün geçtikçe acımasızlaşan bir döngünün dişlilerinde kafatasımızı ezdirerek yaşamaya çalışıyoruz. Başarabildiğimizi zannetsek de, yaşamak adı altında yaptığımız tek şey akşam karnımızı doyurup uyumak. Standartlarımız gitgide düşüyor. Bizi hayatta tutan tek şey olan umudumuzu yavaşça bir ağaç dibine bırakıp uzaklaşıyoruz. Umudumuz bittikçe tahammülsüzleşiyoruz. Tahammülümüz kalmadıkça nefret söylemleri başlıyor. Nefret ettikçe küçülüyoruz. Küçülüyoruz. Yok olana ve yok edene dek küçülüyoruz.<br />
<br />
Önce küçük reklamlarla hayatımızı daha iyi yaşayabileceğimize inandırdılar. Şu televizyon denen konuşan makine içindeki adamlar yaptı bunu. Önce küçük reklamlarla küçük keyifler vadedildi. Belki bir gofret, belki bir çikolata sundular yeni çıkan...<br />
<br />
Sonra önümüzdeki makineyle tanıştık. O bizim yerimize konuştu. Önce kullanmamız gereken işletim sistemini gösterdi bize. Belki bir kodlama, belki bir tasarımla o da girdi beynimizin içine. Küçük adımlarla, yavaş yavaş, bir kodlamayla başladı.<br />
<br />
Sırasıyla ön yargılarımızı oluşturan düşünceleri okumaya başladık. Hoşumuza gittiği için okuduğumuzu sandık, hoşumuza gitmesinin sebebinin ne olabileceğini hiç düşünmedik.<i> ''Güzel kadınlar beyaz tenli olur.''</i> gibi bir şeyle başladı bu serüven. Herkes beyaz tenli olduktan sonra satacak bir şey kalmamaya başlayınca, bu ön yargı ''Güzel kadınlar beyaz tenli <b><span style="color: red;">ve</span> </b>dövmeli olur.'' a dönüştü. <span style="color: red;">O ve'ler hiç bitmedi.</span> Çünkü kapitalizm bize satacak yeni bir şey <i>her zaman</i> buldu.<br />
<br />
Eskiden makyaj yapmak ne kadar kolaydı. Bir far, bir ruj bir de fondöten yeterliydi. Şimdi bir far sürebilmek için önce far bazı sürmeniz gerekiyor. Far bazından sonra 3 çeşit farı karıştırıp sürmelisiniz. Bunu yaparken far fırçası almalısınız. Bu arada o fırçayı temizleyen bir baza da ihtiyacınız var. Son olarak farınızın akmaması için de makyaj sabitleyici kullanacaksınız. Eyeliner sürmeden de olmaz tabi. Eyeliner sürdüyseniz maskara da kullanmanız şart. Maskara sürecekseniz de takma kirpikle görünüşünüzü taçlandıracaksınız. Çünkü her şeyin kalitesi aynı kalsaydı bir kez aldıktan sonra bir daha asla far almayacaktınız. Yavaş yavaş her şeyin kalitesini düşürüp, yükseltmek için tonlarca para vermeniz gerekiyor. Yani hayat kaliteniz siz fark etmeden düştü, düştü, yükselttiğinizi zannedip bir ürün satın aldığınızda yalnızca eski kalitenize varmış oluyorsunuz. Bu size ne hatırlattı?<br />
Eroin bağımlılığı.<br />
<br />
Her gün e-mailinize düşen iş ilanlarına göz gezdirin. ''X Bank sizin gibi adaylar arıyor!''. Hayır, aramıyor gerizekalı. Çünkü artık bizim makinelerimizden öğrendiğimiz ön yargılarımız var. Çünkü artık bizim makinelerden öğrendiğimiz ''Hayatta kalmak istiyorsan başkasını öldür.'' felsefelerimiz var. Hiçbir işe yaramayan seminerlere bu yüzden gittik, kimsenin konuşmadığı dilleri bu yüzden öğrendik. Bizi kalabalıktan ayırmasını istediğimiz için. Hastalıklarımızın bile şekli değişti. Evet, sana söylüyorum. Seni kemirip bitiren hastalıkların bile artık modaya uygun olarak ilerliyor.<br />
Vücudunu bile kendin kontrol etmiyorsun.<br />
<br />
Her şey bir gofretle başladı.<br />
<br />Desdemonahttp://www.blogger.com/profile/08820521996329121909noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-2317300675505298688.post-56060530032742566212015-11-06T13:56:00.002+03:002017-02-08T21:25:24.206+03:00Karganın kedi maması yediğini biliyor muydunuz?Kendime bir ev inşa etmiştim asırlar önce. Kiminle, nerede kayboldu bilmiyorum. Gören oldu mu?<br />
<br />
21 enkazıma 1 enkaz daha katacağım 1 ay sonra. Zaten açıp Teoman dinlemeye başlıyorsam gerçekten yaşlanmışım demektir, hiç sevmem o iti. Kattığım her enkaz beni kendi sonuma da yaklaştırırken evime bakıyorum. Kaybettiğim evin aslında tam içindeyim. Kaybolan kendimim belki de, eskizlerim bulanık. Güzel resim de çizemem zaten. O yüzden mimar olmadım.<br />
<br />
Oysa bilirim, bir eve ait hissetmemek baş belası bir sancıdır. Herkese musmutlu evler çizmek isterdim. Kimse bir daha evini kaybetmesin diye. <i>Deniz kumu güzeldir ama ev yapımında kullanılmaz</i> derdim müteahitlere. Ya da tutardım kolunu tüm doğal afetlerin, sorardım bizden ne istiyorlar diye.<br />
<br />
Sigara öldürür ama oksijenin de yaşattığını söyleyemeyeceğim.<br />
<br />
Velhasıl hayatımı insan haklarına adadım. Umarım insanlar beni benim Ankara'yı sevdiğim kadar severler. Çünkü Ankara gibi suratsız ve griyim. Karasal iklimimde çirkin çiçekler açar.<br />
<br />
Artık evde Vagon çayı yapabiliyorum. Evimdeki fotoğraflardan bir güzel keşfetti gizli malzemeyi. Anlayacağınız artık hayatın hiçbir sırrı kalmadı.<br />
<br />
Konudan uzaklaşıyorum, evim diyordum. Her zamana bir anı yüklemek beynimizi yoruyor olmalı. Evimi de yormuş, boyaları atıyor ağlamaktan. İstanbul'u kusuyor duvarları. Miadı dolmuş, ama o da benim gibi vedaları sevmez. İçine içine kusuyor işte tüm anıları.<br />
<br />
Sonbahar da bitti yine. Biten her şey güzeldir. Bitmeseydi güzelliğini anlayamazdık, bundan eminim. Çünkü insanoğlu unutkan ve nankördür. Ona, bir şeylerin iyi olduğunu hatırlatmak için önce bitirmek gerekir. Bir daha sahip olamayacağını vurgulamak gerekir. Birdenbire biten şeylerin aslında en değerli şeyler olduğunu düşünürüz o zaman. Hayat çok değerlidir; çünkü biter. Hayatın sadece iki kişinin genlerini karıştırarak ortaya çıkardığı bir madde olduğunu kabul etmek işimize gelmez. Yedi milyar aynı tür hayvanı sui generis önemli kılan şey hepsinin ayrı ayrı bir sürü bitecek şeye sahip olması ve onları sonunda kaybetmesidir.<br />
<br />
Artık siz de hayatın <a href="https://www.youtube.com/watch?v=KwLuueV6XSk" target="_blank">sırrını</a> biliyorsunuz.Desdemonahttp://www.blogger.com/profile/08820521996329121909noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-2317300675505298688.post-65709564583539035042015-07-06T20:08:00.000+03:002017-02-08T21:24:52.023+03:00we are eternal. all this pain is an illusion.<i>Devam etmek istiyor musunuz?</i><br />
<i><br /></i>
Omuzlarımıza yüklenen yük altında pedal çevirerek hızlı ve yorgun adımlarla ilerliyoruz geleceğe. Omuzlarımıza binen ayaklar da biziz. Kırbaçlamaya bayılırız, kırbaçlanmaktan ise delicesine kaçarız. Bilmeyiz ki kırbaç tutan eller de insandır... Bizi bitiren antipati'dir. Üzüntüden çektiğimiz sigara dumanını yüzünüze üflemeyi de iyi biliriz. Ciğerlerimiz zehirleniyorsa sizinki de zehirlensindir. Kin tutulsundur, öç alınsındır. Üzerimizde gözü olanın gözü çıksındır.<br />
<br />
Karşımızdakini değersiz hissettirerek türlü manipülasyonlarla çabalayarak elinde ne var, ne yoksa almalıyızdır. Sen kimsin ki bize parmağını doğrultacaksın? Bizim ellerimizde üstüne salmaya hazır şeytanlarımız var. Senin yerinde kendimizi düşünüp kalbimizin kırılacağını zannediyorsan, çok yanılıyorsun. Zira düşersen videonu youtube'a koyar bayılana kadar güleriz. Zira gizli pornon çekilirse ask.fm'e girip hesabını trolleriz. Zira instagram'da bikinili fotoğraf paylaşırsan salyalarımızı akıtırız, ancak sevgilimizin biskolata erkeğine gözü takıldığı anda kafasına tava fırlatırız. Çünkü biz alıp vermemek için yaşıyoruz. Çünkü biz çevirdiğimiz pedallara karşılık gelen kağıtları eskortlara bayılıp evde karılarımızı mutfakta ağlatmaya bayılırız. Çünkü ne de olsa biz olmayanın kafayı üşütmesi müstehaktır. Dinlemediğimiz herhangi bir müzik aptalcadır. Boyatmadığımız herhangi bir saç rengi orospulara yakışır. Dar kot pantolon çok yakışsa da giyemediğimiz için gay işidir. Mekanda tek başına alkol alan kadın kaşardır, bunu yapan biz isek cool oluruz, sevgilimiz ise kesin bizi aldatıyordur!<br />
<br />
Bu yazdıklarımı okuyan insanların çok büyük bir çoğunluğu ise bunları yapmadığını iddia ederek vicdan saklambacı oynamaya devam edecek. Bunu yaptığınızı farkettiğinizde (olur ya, belki farkedersiniz) sayfayı kapatın. Kendiyle yüzleşecek kadar mert olan insanlar geri kalanını okusun.<br />
<br />
Cehennemin dahi çabalayarak kazanılması gerektiği bir dünyada çocuk olmanın değerini bilemedik. Zira birileri bize 11 yaşından sonra bir daha asla popomuzu huzur içinde çimenlere koyamayacağımızı söyleseydi, o günleri daha çok aklımda tutmaya çalışırdım. Tanrı biliyor ya, türlü çakıllı yollara rağmen düştüğümde güldüğüm günlerdi. Sonra önce kendime inancımı kaybettim. Derecelerim düşe düşe ilerlerken, derecelerim düştükçe ben çalışmadım, ben çalışmadıkça düştü. (Kara deliği çok uzaklarda aramanıza gerek yok, kara delik içinizde. Ve inanın bana eğri büğrü renkli plasebolar da o deliği kapamıyor.) Sonra dünyaya inancımı kaybettim. İnsanlara inancımı ise çok yakın zamana dek kaybetmemiştim. Onun sebebini kendime saklıyorum, zira yazıyla pek de bir alakası yok. Velhasılıkelam onu da kaybettim işte.<br />
<b style="background-color: white; color: #003399; font-family: 'Lucida Sans Unicode', 'Lucida Grande', sans-serif; font-size: 14px; line-height: 17.0799999237061px; text-align: center;"><br /></b>
<br />
<div style="text-align: start;">
<span style="background-color: white; text-align: center;">Aslında her şeye inancını kaybedince insan daha güçlü oluyor. Ne kendinin, ne dünyanın, ne başkasının kölesi oluyorsun. Bilgisayar oyunu oynarken insanları öldürdüğünde onların gerçek olmadığını bilerek üzülmüyorsan, etrafında dönen olayların gerçek olmadığını, kurmacadan ibaret olduğunu gördüğünde de pek canın yanmıyor. Sana aşık olduğunu söyleyen sevgilin gece uyuduğunda modern aptal kutusunun başına geçip onun bunun bacağına baktığında, verecek mantıklı bir açıklaman oluyor, duyguların belli bilgisayar kodlarından farksız olduğunu <b>hissetmek. </b></span></div>
<div style="text-align: start;">
<span style="background-color: white; text-align: center;"><b><br /></b></span></div>
<div style="text-align: start;">
<span style="background-color: white; text-align: center;">Benim hissettiğim şeylerin gerçek, etrafımdaki her şeyin düzmece olduğunu söylemek de biraz antipati, biliyorum. İşte bu yüzden yazımın başıyla hiç de çelişmiyorum. Çünkü ben de böyle biriyim. </span>Kitaplarda bahsedilen şeytanı başka yerlerde aramayın, o şeytan aynada gördüğümüz ışık yansımasının ta kendisidir. </div>
<div style="text-align: start;">
<br /></div>
<div style="text-align: start;">
... . ...- --. .. .-.. . .-. </div>
Desdemonahttp://www.blogger.com/profile/08820521996329121909noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-2317300675505298688.post-68453917370433754832015-05-27T14:23:00.001+03:002017-02-08T21:25:24.212+03:00SuçluyorumC<i>evdet, sen aşktan ne anlarsın?</i><br />
<br />
Yıllarını omuzlarına yedirememiş bir adamdı Cevdet. Dar omuzlu olmanın dar hayatı sonuçlaması gerektiğine inanırdı. Yaklaşan fırtınalara karşı göğüs germek yerine romatizmalı bileklerini ovar ve ağlardı. Cougarların ve AYIların birbirleriyle kapıştığı bu dünyada yapmaya çalıştığı şey tam olarak ölü taklidi yapmaktı. Birkaç cougar'a kendini koklatıp yanlarından sinsice geçmelerine izin vermek, ve fakat sonrasında vahşi dişlerini hatırlayarak neden bunu yaptığını, neden savunmasızca mahremini koklattığını sorgulamak. Kendi çalıp kendi oynamak anlayacağınız. Kendi yağında kavrulamamak, yanmak.<br />
<br />
Kafası karışmış bir balıktı Cevdet. Öyle ya, balıklar çok kafası karışık canlılardır. Siz bilmezsiniz ama bence bazen nefeslerini tutarlar. Büyük baloncuklar çıkartarak konuşmaya çalışırlar dünyayla. Kimse seslerini duymaz, zaten onlar da umursamaz. Çünkü zaten üç saniye sonra unutulacaktır yaşadıkları. O yüzden ne düşünürse düşünsün zaten unutulacak güvencesiyle gelişine vururdu Cevdet. Belki de akvaryumdu, etrafındaki balıklara bu yüzden tepeden bakıyor ve öylesine fütursuz yaşıyordu yedi aydır. Geciktirici etkili latekslerinin hesabını kimseye vermeyeceğini umuyordu. Çünkü umarsızca vazgeçmişti bu makyajlı hayvanat bahçesinden. Tuttuğu nefeslerin haddi hesabı yoktu. İşin kötüsü; sesini duyurmuştu baloncuklarıyla. Sağır taklidi yaptı balıklar. Çünkü önlerinden geçecek bir sonraki küçük balık düşüncesi iştahlarını açıyordu. Burçlarına ve yükselenlerine yükledikleri boktan birkaç negatif özellik, sanki kendilerinin değilmiş gibi davranarak rahatça kulaç atabiliyorlardı akvaryumda. ''Ay şekerim bugün sevgilimi aldattım ama benim yükselenim ikizler, dengesizim ya ben şimdi, oluyo ööle'' diyerek kaçabileceklerini sanıyorlardı toplumsal yargılardan. Artık kimsenin kimseyi yargıladığı da yoktu ya bu freak show'da, o ayrı mesele.<br />
<br />
Değer yargısızlığının, küçümsemenin, yutacak küçük balık ve ceylan arayışlarının, hatta ve hatta 1969'da kapitalist sisteme karşı ortaya çıkan hippie akımının MODA olduğu, bizimse Freak Show olarak adlandırdığımız ''cesur yeni dünya''da ölü taklidi yaparak hayatta kalmaya çalışan bir adamın vücut bulduğu Cevdet, balkona çıkıyor ve Emile Zola edasıyla şöyle bağırıyordu: ''J'accuse!''Desdemonahttp://www.blogger.com/profile/08820521996329121909noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-2317300675505298688.post-21862898288970669742015-03-14T08:03:00.000+02:002017-02-08T21:25:24.201+03:00hiss'i kable'l-vuku <i>en garaibi de şunu demektir her şeyin ardından: böyle olacağını biliyordum.</i><br />
<br />
<b>Y</b>okluğunda içimdeki nergisler soldu. Onları severdim, bilirsin. Ehemmiyeti yok. Zaten solacaklardı, öyle ya, dalından koparıldı bir kere. Sadece su vermedik, eğildi. Kırgınlığım evrenini yoksun kılar bundan kelli. Varolmamış bir kütlesel enerjisin nezdimde. Duygular işin içine girdiğinde e bazen eşit değildir mc<span class="st"><sup><i>2</i></sup></span> anlayacağın.<br />
<br />
Çünkü sen beni anlardın, acılarım acılarına yakınsaktı. Ama belki de insan tattığı şeyi tattırmak istiyordur bazen, en sevdiğin tatlıyı arkadaşına önermek gibi. Biraz da sen ağla gibi. Biraz da sen yan. Evet, canice. Ama zaten insan olmak caniliği içinde eritir. Boşver bunları, ben mutluyum. Çünkü mutsuzum. Yokluğunda <a href="https://www.youtube.com/watch?v=YJVmu6yttiw" target="_blank">skrillex</a> sever oldum. Demek ki omnia mutantur nos et mutamur in illi. Bu yüzdendir ki bir ihtimal seni anlayabilirim. Çünkü asla seni anlamayacağımı söylediğimde bir gün anlayacağım demektir. <br />
<br />
Ben kötü bir zat değilim. Olmak da istemedim. Dostluğun yangın kalbime sular serperdi. Ferahlardım. Bu bir aşk değildi evet, olamadı. Ama, bence daha mühimiydi duyguların. İşte sen de bunu bilmezsin. Sen her daim yapay aşkların koynunda beyaz geceleri arayacaksın, bense sa-de-ce iki kelama hasret.<br />
<br />
Ve dahi kindarımdır. Başına gelmiş, geliyor olan, gelecek olan her musibet saç diplerine kadar saldığım karmik tomurcuklardır. Nasılsın demeyeceğim, iyisin tabi. I mean, çok kadın hiç kadındır, bunu tahmin edemeyecek yaştasın. Çünkü her daim öğretmene ödevimiz olduğunu hatırlatan o piç küçük çocuk kalacak zihnin. <br />
<br />
Ağıtlar yakmayacağım, o başka kadınların işidir şu vakıt. Kilometreler dolusu acı biriktirdim, bunu yadsımam. Önce göm beni, sonra anla. Önce öp beni, sonra doğur. Ah min-el aşk ve min-el garaib.Desdemonahttp://www.blogger.com/profile/08820521996329121909noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-2317300675505298688.post-17302866787194645092015-02-07T06:55:00.002+02:002017-02-08T21:25:24.198+03:00koca yasli sisko dunyaistedim ki her sey fitratima uygun olsun. -bu kez olmadi.<br /><br />size
bunlari hic bilmediginiz bi yerden yaziyorum. belki de hic bilmediginiz
bi yola yuruyorum. artik umutlu veya sevincli degilim, maskelerimi
cikardim; bir icim ve bir yudum kaldim. bazi islakliklar kalp
yanginlarinin demidir. bazi sarkilarsa yalan soyler. demle kalbimi koy
sofraya iste tatava yapma, nasilsa her turlu suyunu cikaracaksin. <br /><br />bugun
kalbimi eski bir plak gibi, oyle cok tersine cevirdim ki. bazi sarkilar
vardir. cizirtili bir yagmur gununu anlatir. uzaklarda suren kahve
mantolu bir hayati. deniz bazen kendini kaldirimlara firlatir. keske
ismim iris olsaydi. keske ismim herkese kahve mantosuyla kosan hayati
anlatsaydi.<br /><br /><a href="https://www.youtube.com/watch?v=uUR5YcZJCMY" target="_blank" title="https://www.youtube.com/watch?v=uUR5YcZJCMY">bazi sarkilar vardir.</a>
ellerimin kemanla bulustugu noktada radikal anlam kazanir. beni
guclendirmeyen sey beni oldursun artik tanrim, artik, sarkastik cumleler
kurmak istemiyorum.<br /><br />bazi sarkilar vardir. bir yerlerde unuttugum
siyah yuzugumun hikayesini anlatir. karanligin dibinde yalniz, acmanin
acisini. her daim yanlis duraklarda kaybolmanin acisini. hicbir zaman
sevilmemis olmanin acisini. ve ardimdan sevilenleri vitrine koyup zorla
seyrettirilmenin acisini. ben ne zaman olecegim tanrim? sabah olunca mi?
keske birkac dakikayi ipek mendillere sarip yolluk yapsaydim. irilesen,
gitgide irilesen keder gibi. ismi nedenlice ir/is oluveren bi agac
gibi. o kucuk kiz degilim didem. artik sari yapraklarin olu olduguna
inaniyorum.<br /><br />bazi sarkilar vardir. bir gece 05:47de uyanip art
arda yaktigin sigaralari anlatir. kirmizi bir cakmak gibi neseli olmek
olurdu o sarkinin adi. o sarkinin adi, ardinda yalnizca nemli sigaralar
birakmanin acisi. keske ismim iris olsaydi. keske ismimin bir anlami
olmasaydi. <br /><br />herkes cikarsin simdi kalbini o cirkin mucevher
sandigindan. ve herkes kendine demli bir cay yapsin, tanrim. iste o
zaman bir daha asla neden diye sormayacagim.Desdemonahttp://www.blogger.com/profile/08820521996329121909noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-2317300675505298688.post-61194961069874883592014-09-28T12:38:00.000+03:002017-02-08T21:25:24.209+03:00''cumhuriyetin ilk günleri gibiydi yüzün''Şu anda birlikte oturmuş olduğumuz masada, senin bulunduğun sandalyede, yalnız oturuyorum. Bu sandalyeden kendi sandalyemi izlemek çok acayip. Etraftaki geri kalan nesneler bulanıklaşıyor. Film karesi gibi. Ve alkol bu filmde rol oynamıyor. Uzun süre baktım o sandalyeye. Senin gözünden kendimi görmeye çalıştım. Güzel açıymış. Dikkat dağıtabilecek çok ayrıntı var. Bu açıdan düşündüklerini yaşamaya çalışıyorum. Çok mümkünmüş gibi... Bir çeşit acı çekme seansı olarak adlandıracaklar belki okusalar; ama ben buna umut diyeceğim. <br />
<br />
Konuşmamızın ayrıntılarını unutmaya başlıyor gibiyim. En büyük korkumdu bu. Oturduğumuz yeri, çalan şarkıları, içtiğimiz biranın markasını, giydiğin baykuşlu t-shirtü hatırlayacağım da; sesini, düşüncelerini, kurduğun cümleleri yavaş yavaş unutacağım. Keşke bu kadar boş ayrıntıları kafama çivi gibi çakacağıma ses tellerinden yelkenler yapsaydım beynine. Onları unutmazdım böylece. Ben seni düşündükçe zihnimin ufuklarında yol alırlardı. Belki unutmak iyi biridir? Çünkü sen ne bu sandalyeye ne de giydiğim turuncu gömleğe bir daha dönüp bakacaksın. Onlar senin için bir amaca ulaşmak için aşman gereken engeller oldu sadece. Benim içinse o baykuşlu t-shirt bir tren rayı olarak kalacak. Artık kendimi üzerine mi bağlarım, yoksa Hepsi geride kaldı. Hepsi artık bir film karesi gibi, birinden duyulan bir hikaye gibi silik ve uzakta. Buna üzülmüyorum. Çünkü yakında olsaydı bu benim felaketim olurdu, her gün tutmaya çalışırdım. Ve bu çoğu zaman canımı yakardı. Anların en güzel özelliği belki buydu; onu tutamıyor olmak. Bu kağıdı tutabiliyorum, ama bunun bile üzerine şu anda bira dökmeyeceğim/ne emin olamıyorum. İşte hayat. Boktan savunma mekanizmalarıyla dolu bir oluşum. Biramı, dökülmesin diye sımsıkı tutmam gibi gerçek ve anlamsız bir çaba. Bu sandalyeye kilitli yarım saattir oturuyor olmam gibi. İşe yaramayacak, yok olacak <i>anlamsız-bir-çaba.</i><br />
<br />
Sırılsıklam oldum, üşüdüm ve belki de yarın hastalanacağım. Ama hepsi bu masaya oturmak içindi ve bir şaka gibi ağzına kadar dolu barda beni bekleyen yalnızca bu masa boştu. Biliyorum, buna tutunmalıyım. Biliyorum, buna tutunmayacaksın. Ama ''sevgi neydi? sevgi dostluktu, <b>sevgi emekti.</b>'' En azından tek başıma da olsam emek veriyorum bu anıların varlığına tutunmaya. Sımsıkı sarılıyorum. Çünkü bizi hayatta neyin beklediğini bilemeyiz. Belki de bu kapıdan içeri gireceksin. Bu ihtimal milyonda bir. Ama başka yerde bekleyeceğime burada beklerim? Her türlü zaten kalbimi ve varlığımı ben bu masaya koydum. Evet, şu an gerçekten Ted oldum ve slutty pumpkin'imi bekliyorum. Bu<i> pathetic</i> bir şey değil. Bununla gurur duyuyorum. Bu sandalyeye sarılmak yerine dışarda birileriyle görüşüp, başka kokularla tanışıp seni unutmaya çalışsaydım, asıl bu pathetic olurdu. Olmak istediğim yerdeyim. Seninle ya da sensiz. Mutlu hissediyorum. Küçücük bir ihtimale kocaman bir bekleyiş sığdırdım. Belki insanlar buna üzülürdü, ki arkadaşlarım mesela... ama bu durum beni mutlu ediyor. Kapıya bakıyorum ve aradığım şeyi bekliyorum, umutvarım, umutvarım, umutvarım. Olmak-istediğim-yerdeyim. Aklımın ve kalbimin beni getirdiği yer burası. Onlara kızıyorum çoğu zaman, sözümü hiç dinlemiyorlar. Onlar seni unutmak istedikleri zaman unutacaklar ve ben de o zamana kadar kalbimin kapısından sana bakacağım sandalye uzatmak için. Evine gelmeyeceğim. Kapını çalmayacağım. Mesaj atmayacağım, fikrini sormayacağım. Çünkü sevgi emekti. Beklemekse bir savaştı. Ve bu savaş yalnızca bana ait. Sen bu senaryoda yalnızca beklenen mutlu son'sun...Desdemonahttp://www.blogger.com/profile/08820521996329121909noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-2317300675505298688.post-74778506007429942712012-10-01T20:59:00.002+03:002012-10-01T20:59:30.229+03:00dehliz<br />
İnsan, harika yaratık, umudun dibine vurduğu anlarda bile, kendine bir farazî düş kurup ona tutunarak çıkmayı başarabiliyor bok kuyusundan. Desdemonahttp://www.blogger.com/profile/08820521996329121909noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-2317300675505298688.post-51927292661145426882012-09-18T15:32:00.003+03:002012-09-18T15:44:04.955+03:00sarı<i><br /></i>
<i><br /></i>
<i>Sarı</i> bi sessizlik.<br />
Korkusuz, cüretkar, arsız.<br />
<br />
Hiçbi' şeyin her şeyliğe uzadığı anlık, aynı zamanda ansızın bölük pörçük zaman dilimleri. Sevmeden geçer miydi zaman ya da durdurabilir miydik sevmeyi? İmkansızlık bulutları dağılıyor koyu maviye. Cahil bir telaş basıyor kalbi. Tatak tatak tak tak.. Çorak topraklar gibi kurumuş o kalbin, içselleştiriyorsun gitgide onu inadına, alelacele, bir terkedişle.<br />
<br />
Çaresizliğin sesini duyabilir miydin?<br />
Peki ellerinle bu aşkı meşru kılabilir miydin?<br />
Söylenecek her sözü söyleyebildi mi vücutlar yoksa yarım mı kaldı her şey?<br />
Sonsuz ve sonuçsuz kalmasın bu aşk.<br />
<br />
<div class="" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEggjbUkLnqBgpGBCW_iRqjVlci9EywbQq-MVAq-PCYf0HJaW9ZYj-HCWZTPZbcaiNy-cVQBQPLSHjagyIB68vfZaXSiUpY5qsUrosCcl6yztD0JfLmYhbdjD3aYySbyCSMKf91gqEXQrHI/s1600/bike_by_sokratas.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEggjbUkLnqBgpGBCW_iRqjVlci9EywbQq-MVAq-PCYf0HJaW9ZYj-HCWZTPZbcaiNy-cVQBQPLSHjagyIB68vfZaXSiUpY5qsUrosCcl6yztD0JfLmYhbdjD3aYySbyCSMKf91gqEXQrHI/s320/bike_by_sokratas.jpg" width="212" /></a></div>
<br />
<br />
<span style="font-size: x-small; text-align: center;"><br /></span>
<span style="font-size: x-small; text-align: center;"><br /></span>
<span style="font-size: x-small; text-align: center;"><br /></span>
<span style="font-size: x-small; text-align: center;"><br /></span>
<span style="font-size: x-small; text-align: center;"><br /></span>
<span style="font-size: x-small; text-align: center;"><br /></span>
<span style="font-size: x-small; text-align: center;"> sarı olsun.</span>Desdemonahttp://www.blogger.com/profile/08820521996329121909noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-2317300675505298688.post-58939008145374537942012-07-09T15:31:00.000+03:002012-07-09T15:31:09.593+03:00doğarken ağladı insan<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi5Phatf5MKKWEkikZfD-NDK6utmYe3tvyKBZLalVKWtTMpau0veTwodkQEUqocO2kVUGmhTPviUTiwvID_Ehs8nVcLIR-BOw0V0Z_STToFHwLpaJ25KcqHLjrIOaeaCBa5Jw1XMHnvVgw/s1600/time_by_catch___22-d4pdlu0.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="250" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi5Phatf5MKKWEkikZfD-NDK6utmYe3tvyKBZLalVKWtTMpau0veTwodkQEUqocO2kVUGmhTPviUTiwvID_Ehs8nVcLIR-BOw0V0Z_STToFHwLpaJ25KcqHLjrIOaeaCBa5Jw1XMHnvVgw/s400/time_by_catch___22-d4pdlu0.jpg" width="400" /></a></div>
<br />
<br />
Zaman...<br />
<br />
...uğruna gözyaşları dökülen ama hep orada duran, titanyum kıymetinde ama geri istendiğinde asla satın alınamayan.<br />
<br />
Zahirî düşlerin peşinde bertaraf olurken, kapamaya çalışırken o çok siklediğimiz <span style="font-size: large;">bokktan </span>yaralarımızı, asla fark edemediğimiz bir yaşam sebebimizi kaybediyoruz. Başka 'anı'lara takılı kalırken, gözümüzün önünde duran o müthiş ilacı!<br /><br />-mişli geçmiş zamanlarda kulaç atıyoruz. Çırpındıkça çırpınıyoruz geçmiş okyanusumuzda. Geride bırakamadığımız o hayaletler, sis oluyor önümüze, göremiyoruz zaman'ı. Gülüşlerimiz, dostluklarımız, karıncalanan parmaklarımızla uzaktan uzağa izlediğimiz bir adam, asla kurutmuyor müttthiş okyanusumuzu. Çakılı kalıyoruz. Kalıyoruz da kalıyoruz. (<a href="http://www.youtube.com/watch?v=WbN0nX61rIs" target="_blank"><span style="color: black;">durumun özeti</span></a>)<br /><br />Früstre hayatlar yaşıyoruz. Hep kimsesiz, hep mutsuz ve hep yorgunuz. Peşinden koşup da tutup şu zamanı, <i>''Hey zaman! Bugün benimsin! Her zaman da benim olacaksın!''</i> diye haykırmıyoruz, oysa ki istediğimiz o harika hayatı gerçekleştirmek için bize sunulan bir Tanrı belki zaman. <span style="font-size: large;">Mükemmel </span>bir geri/sayım makinesi.<br /><br />Henüz gençken, henüz kırışıklıklarla kaplanmamışken yüzünüz, vakit varken, avucunuzun içindeyken ve hızla ilerliyorken vakit, burada oturup ''perfect life''ınızın hayalini kurmayın. ONU YAŞAYIN! Çünkü<br />
<br />
<span style="color: #660000; font-family: 'Courier New', Courier, monospace;"><i>''Sabahleyin beni terk edecek, umutlarımın</i></span><br />
<span style="color: #660000; font-family: 'Courier New', Courier, monospace;"><i>Önceden uçup gittiği gibi<br />O,</i></span><br />
<span style="color: #660000; font-family: 'Courier New', Courier, monospace;"><i>zaman...''</i></span><br />
<br />Desdemonahttp://www.blogger.com/profile/08820521996329121909noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-2317300675505298688.post-36128035906067887632012-06-12T16:10:00.002+03:002012-06-13T13:10:25.657+03:00Golden Shot<span style="font-size: x-small;"><a href="http://www.youtube.com/watch?v=3XUBNc1jHqY" target="_blank">(önce tık)</a></span><br />
<br />
<br />
Farkındalık içinize işleyen bir morfin gibidir. Sona yaklaştıkça daha
keskin hatlarıyla tanırsınız hayatı. Netleşir gözlerdeki yalan
ifadeleri. Farkında oldukça ölür, öldükçe farkına varırsınız sahte
duyguların. Altın vuruş vakti geldiğindeyse her şey apaçıktır.<br />
<span style="font-size: small;">Yalnızlık.</span><br />
<br />
<br />
<br />
<span style="font-size: x-small;">hepsibu.</span><br />
<br />
<span style="font-size: x-small;"> </span>Desdemonahttp://www.blogger.com/profile/08820521996329121909noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-2317300675505298688.post-46849625576740491792011-12-25T14:59:00.001+02:002011-12-25T15:53:19.944+02:00my baby shot me downVücudunun her yerine defalarca, delik deşik edene dek, soyut bir hızla çarpan kararlı ve sert kurşunlar. O çarpıntı, o baş dönmesi, kulakların ısınması, o iğrenç nefret ve heyecan. Failim meşhur! Bilindik ve yakından.<br />
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh26vBCKqJP25c7URbAOhTMWpSXRigUS9VaM_XBiDQ6BpAk3CCZl_OclgyFV8aKpe8PIlqyCPLRLxDswoXyji8lOt7H5Rot4-VoRpMCnRy_IuxmyS4l8obLnTaFfW0pTf_KU44mOcA62MU/s1600/Have_A_Nice_Day____by_DaRkeLf1982.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="211" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh26vBCKqJP25c7URbAOhTMWpSXRigUS9VaM_XBiDQ6BpAk3CCZl_OclgyFV8aKpe8PIlqyCPLRLxDswoXyji8lOt7H5Rot4-VoRpMCnRy_IuxmyS4l8obLnTaFfW0pTf_KU44mOcA62MU/s320/Have_A_Nice_Day____by_DaRkeLf1982.jpg" width="320" /></a></div><br />
<br />
<i>Kalbinden kan kusmak</i><b>.</b><i><br />
</i><br />
<br />
Hissettiğim acı kadar<i> </i>kitli kelimelerim ve boynu bükük. Anılar, bir ışık yılı kadar uzak ve büsbütün yoksayılmış. <i><br />
</i><br />
<br />
<br />
<br />
Ensest bir cinayete kurban ettin kalbimi.<br />
<b><span style="font-size: xx-small;">Rigor mortis</span></b><i>.</i>Desdemonahttp://www.blogger.com/profile/08820521996329121909noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-2317300675505298688.post-86123350694288760302011-08-21T18:59:00.000+03:002011-08-21T18:59:32.310+03:00show must go on!Belki takip edenler bilmek isterler diye düşündüm, 1 yıldır yazılarıma ara vermiştim ve sonunda meyvesini aldım. Artık Istanbul Hukuk öğrencisiyim. Dinlediğiniz için teşekkürler.Desdemonahttp://www.blogger.com/profile/08820521996329121909noreply@blogger.com3tag:blogger.com,1999:blog-2317300675505298688.post-72503393174811028862011-08-06T23:13:00.000+03:002011-08-06T23:13:34.520+03:00ay ışığında saklıdır<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj2IQrGOOEBADZaQjXGefjQNnEHV169QCfGVo1b6DaynGg-Hj5kfCU6w4cH5BJXV4kYqlQw7xih4Pq79OHeaKLwpkxiVYgQo1zjvzmRBdsJyt1nD8KFJFWtn0n7rzm8qWQFF1xNQJg4Gag/s1600/MoonLight_by_Sk8Grom.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="213" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj2IQrGOOEBADZaQjXGefjQNnEHV169QCfGVo1b6DaynGg-Hj5kfCU6w4cH5BJXV4kYqlQw7xih4Pq79OHeaKLwpkxiVYgQo1zjvzmRBdsJyt1nD8KFJFWtn0n7rzm8qWQFF1xNQJg4Gag/s320/MoonLight_by_Sk8Grom.jpg" width="320" /></a></div><br />
<i>Son bir hamle dedi kalbim; sev ki güç bulsun ruhun..</i><br />
<i><br />
</i><br />
Ne deniz, ne gökyüzü vardı dokunduğunda sanki. Tüm şehir baştanbaşa yıkılmıştı. Her şey saçlarımda dolanan ellerindi. Her şey kulağımda atan kalp atışlarımdı. Sen'di işte bütün sokak deli çocuk. Geceyarısı öpüşlerimizdi.<br />
<br />
<br />
<i>Durdurmuştuk dünyayı.</i><br />
<br />
Notalar değiyordu tenine ve gülümsüyordu rüzgar.<i> Elin, belim, belin, elim. </i>Rengarenk hayallerle boyanmıştı etrafımız. Dışarıda kazılan tüm pis kuyulardan bihaber. Sarılıp öyle masumca dans etmek için ömrümün geri kalanından vazgeçebilirdim. <i><span class="Apple-style-span" style="font-size: x-small;">Masumiyet.. Kimsenin ihtiyacı kalmamış zavallı bir kelimeden ibaret artık.</span></i><br />
<br />
Müzik sustu.<br />
Hayat başladı.<br />
<br />
<br />
Cesaretsiz bir kalbe sığıntı yaşamaktı belki bugüne kadar oynadığım en büyük kumar, ruhum üstüne. İnan umurumda değil, ama...<br />
<br />
<div style="text-align: center;">sonu olmayan bir aşkın intihar komandosu kalbim.</div>Desdemonahttp://www.blogger.com/profile/08820521996329121909noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-2317300675505298688.post-60547817722423356922011-07-21T03:53:00.000+03:002016-07-23T18:28:49.524+03:00when the pain is gone, you are the boss, I'm notAcıyla var olmak sanırım benim varlığımla tamamen örtüşüyor. Acı yerini sızıya bıraktığında, inadına gülüşlerim kayboldu, artık kendimi gülmek zorunda hissetmiyorum ve gülmüyorum. Yazmıyorum. Okumuyorum.<br />
<br />
Bana bir kalem hediye edin de öyle hevesleneyim bari. Hala takip eden ses etsin!Desdemonahttp://www.blogger.com/profile/08820521996329121909noreply@blogger.com6tag:blogger.com,1999:blog-2317300675505298688.post-43910911119415585332011-02-14T02:41:00.000+02:002011-02-14T02:41:36.267+02:00o'n(suzluğ)un adı hüzün.<div style="text-align: center;">Avuçlarımdan kayıp gitme sen de bak gökyüzü ağlıyor gidişine.</div><br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh6t7PIRsy8xFCV5g7qb1Y6Py7r0AQwQiKM0-78EGq7Xlzm34AmJOza6g5vgRsNS2hrxhH3iU3zrmHZ6JIK_ECf-wzIpFh6z9MbUFgkdFzMcmaKcAv5YrhkcT3fkB3zz6gXW06uRgN7lE4/s1600/Loneless_by_Black__Waltz.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh6t7PIRsy8xFCV5g7qb1Y6Py7r0AQwQiKM0-78EGq7Xlzm34AmJOza6g5vgRsNS2hrxhH3iU3zrmHZ6JIK_ECf-wzIpFh6z9MbUFgkdFzMcmaKcAv5YrhkcT3fkB3zz6gXW06uRgN7lE4/s400/Loneless_by_Black__Waltz.jpg" width="275" /></a></div><br />
Yoksul aşklar yaşadım hep. Kocaman kalplerde kimsesiz kaldım. Sürgün edildim oradan oraya. Birkaç sana göre değilimle kapandı kapılar.<br />
<br />
<i>düşüyor yıldızlar / geceye tutunmalıyım</i><br />
<br />
Yapayalnız ruhum. Yerim yurdum yok. Çölde bir nisan yağmuru bekler gibi hasretim sıcak bir kalbe.<br />
<br />
<i>yokoluşa mahkum kılınıyor / ah min-el aşk</i><br />
<br />
Yakınsak rüyalarıma yelken oldum açılıyorum umuda doğru. Buzdan kalbim yepyeni düşlere gebe.<br />
<div style="text-align: right;"><br />
</div><div style="text-align: right;">Gönlümse hep, aşka göçebe...</div>Desdemonahttp://www.blogger.com/profile/08820521996329121909noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-2317300675505298688.post-44560642104982350592010-11-03T20:22:00.001+02:002010-11-14T06:18:53.764+02:00beyond redemption<b>Yeryüzünde insanlar tarafından kanatılmamış hiçbir sözcük olmadığını bilsem de,</b> dünyaya aşık olmayı yeniden deneyeceğim.<br />
<br />
<span style="font-size: x-small;">Az kaldı. Bekleyin. </span>Desdemonahttp://www.blogger.com/profile/08820521996329121909noreply@blogger.com6tag:blogger.com,1999:blog-2317300675505298688.post-39426926976182244872010-10-12T21:45:00.002+03:002011-07-23T23:52:30.008+03:00love'sgone<blockquote><i>Seni seviyorum</i> dedi.<b> Çirkinim</b> dedim.<i></i></blockquote><blockquote><i>Seni seviyorum</i> dedi.<b> Salağım</b> dedim.<i></i></blockquote><br />
<blockquote><i>Seni seviyorum</i> dedi.<b> Aşk nedir bilmem ve hiç sevmem</b> dedim.</blockquote><br />
<blockquote><i>Seni seviyorum</i> dedi.<i><b> Ben de seni seviyorum</b></i> dedim.<i></i></blockquote><br />
<blockquote><i>Gitti.</i></blockquote><br />
<div style="text-align: center;"><span class="Apple-style-span" style="color: red;">Alıntı </span></div>Desdemonahttp://www.blogger.com/profile/08820521996329121909noreply@blogger.com5